yıllar

Cumhuriyetimizin 85. yılı kutlu olsun

dogi dogi

çok seviyorum, hem de çok :)

yağmurda dans

hani çok yağmur yağdı ya buralarda

günlerce kesilmeden

biz çook eğlendik :)

bu ne şimdi?

bu ne şimdi diyorsunuz di mi bu fotoğrafa bakınca

biz de sitemizi açtığımızda kocaman "bu siteye erişim Diyarbakır 1 Sulh Ceza mahkemesi kararıyla engellenmiştir" yazısını gördüğümüzde aynı şeyi söyledik: "bu ne şimdi?"

Çakıl'ın bu ilk fimo eserini size ithaf ediyoruz.

yazıya müzik ekleyemedim

siz lütfen okurken söyleyin

diyarbekir güzel çağlar canım ey lorkeee....

davetiye :))

iyi ki doğdun babaaa

yarın babamın doğumgünü

biz bir gün önceden kutladık

iyi ki doğdun babaaa

mutlu yıllar bizeeee

yorgun düştüm

öyle çok yoruldum ki

arabaya bindiğimizde otoparktan çıkmadan uyuyakaldım

rüzgarla dans

babamla birlikte rüzgarla dans ettim

yarış dışında

yarışmanın dışında neler yaptım:

herkese gülücükler ve kucaklar dağıttım


başımı alıp gittim, kendi istediğim gibi gezdim

çimenlere oturdum, romantik takıldım

bir oscar geleneği

bir oscar geleneği, kupayı öptüm :)))

şimdi kazananlar açıklanıyor

evet tam tahmin ettiğiniz gibi
2008 bayanlar best times ödülünü ben kazandım :))))

yarış başlasın

karting turnuvasındayız :)
eveet yarış başlasın, hızlı olan kazansın :)

bilin bakalım nerdeyiz?

bilin bakalım biz nerdeyiz?

sen gelmeden önce

sen gelmeden önce kimse bana "güneşi göödün mü?" diye sormamıştı
sen gelmeden önce kimse beni gece uykularımdan defakez kaldırmamıştı.
sen gelmeden önce hiç alenen üzerime çiş yapan, saçlarıma kusan olmamıştı, ha bunun üstüne bir de kıkır kıkır gülen hiç hiç olmadığı gibi aynı şekilde gülücüklerle karşılık alma ihtimali olan da yoktu.
sen gelmeden önce ben gece yarıları uyanıp dua etmezdim.
sen gelmeden önce hiç kereviz almamıştım (hoş sana da bir kez alıp tövbe ettim :)
sen gelmeden önce depremden korkmazdım
sen gelmeden önce hayatta en çok bulutları seyretmeyi severdim, hala severim ama şimdi ben en çok seni seyretmeyi seviyorum, uyuyuşunu, gülüşünü, kendince espri yapışını, büyüyüşünü...

her daim bahçedeyim

her zaman bahçeye çıkmak istiyorum
gece gündüz sabah akşam :)

siz daha bana inanmayın

her işi bana yaptırıyorlar diyorum siz inanmıyorsunuz
bakın işte, yeni çim ekmişler onu bile bana çiğnetiyorlar

kendi çöplüğümde duruldum

kendi çöplüğüme dönünce epey duruldum
laf aramızda Ilgaz'la Ankara'nın ve Ankara'dakilerin tozunu attırdık :)
bayramlıklarımızla tek bir fotoğraf çekmeyi bile unutturacak kadar uçurmuşuz herkesi :)))

kimi keyiften kimi kederden

bayram bitip Ankara'ya dönünce kendimi şişelere vurdum

edit: tabi ki istanbul'a dönünce demek istedim :)

benim bayramım

fotoğraflardan da anlaşıldığı üzere bu bayram oyun merkezlerinde geçti :)

iki arada bir brownie!

Sibel teyzem, Ilgaz, Nunu ve biz ankamall'e alışverişe gittk.
Bizimkiler alışverişe devam ederken annemle ben mola verdik.
Ben bir brownie yedim (yuttum) annem kahve keyfi yaptı, ooh mis gibi.

geçmiş bayram hikayelerim

biz bayramda Ankara'ya gittik
kuzen kuzen gezdik tozduk eğlendik

her koldan diş saldırısı

4 köpek dişim birden çıkıyor
alttan üstten soldan sağdan...
hangi parmağımla hangi birini kaşıyacağımı şaşırdım.

not /özür : başta minecim olmak üzere annem yazan soran mail atan herkesten çok özür diliyor. Dün en son "yeter artık yaa" diye başlayan bir kaç mail de aldıktan sonra durumun önemini anlayıp bugün bayram ve sonrası fotoğraflarını yüklemeye karar vermişti ama yine işler ve unutkanlık engel oldu. Annemin işler yoğun karışık, ben zaten diş sıkıntısındayım, bizi birazcık affedin olur mu? Bu gece 24.00'a kadar yeni fotoğraf ekleyemezsek bu site balkabağına dönüşsün, söz mü söz :)