Pazartesi, Ağustos 16, 2010

kozalak boyama festivali



Ne kadar mavi ve ışıklı olursa olsun gökyüzü, yeşile çalan bir karanlık vardır, çam ormanlarında
Yeşil perdeyi aralayıp bir adım attığınızda, biraz çam biraz yosun kokusu götürür sizi; geceye tutkulu bir orman denizinin açıklarına.
Bir anda denizin sığlığında yüzen kayalıklarda bulursunuz kendinizi.
Gün batımının renklerine bürünmüş ahşap bir sandalla binip uzaklaşıncaya kadar güneş,
anlamazsınız; dönmesi gereken bir yolcu olduğunuzu…

Salı, Ağustos 10, 2010

bob marley


Baba plajda çalan "no woman no cry" şarkısını duyunca heyecanla çakılın bu şarkıyı kimin söylediğini bileceğini iddia eder.
Baba: çakıl kim söylüyor bu şarkıyı?
Çakıl: bilmiyorum
Baba: biliyorsun ama dinle bak kim söylüyor
Çakıl: bilmiyorum
Baba: ya ama hani var ya Bob?
Çakıl : Sponge Bob!
gülmekten kırıldıktan bir kaç saat sonra aynı ekip plajdan kaldıkları yere geri dönerler.
Genç rastalı saçlı Dutch garson yaklaşıp içecek ne istediğimizi sorar
Çakıl: Aaaa! Saçları Bob Marley'e benziyoooo!

Pazartesi, Ağustos 09, 2010

kabak vadisi


Çok keyifli bir tatil daha yaptık, bu sefer kelebekler vadisinin hemen yanında kabak koyundaydık.
Asıl haber şu ki; önce Musti'yi evlendirdik Muğla'da.
ilk defa başından sonuna bir düğünde bulundum (laf aramızda baş konuktum)
ilk dansın hemen akabinde piste çıkıp düğün dağılana kadar dans ettim
böyle eğlence görülmedi
mutlu olsunlar demek yetmez, çook mutlu olalım hep beraber :)
ama daha düğünün başında fotoğraf makinemiz yere düşüp kırıldığı için ne düğünden ne cennet kabak koyundan pek fotoğrafımız yok.
eşten dosttan gelenleri paylaşırım artık.

LinkWithin

Blog Widget by LinkWithin