Çarşamba, Aralık 30, 2009

mutlu yıllaaarr

süper ötesi şahaaneee bir yıl olsunnnn...

ROBOT


biz annemle robot yaptık,
bilim&çocuk'un bu ayki sayısından esinlenerek

kafası kapı tokmağı, gövdesi sehpa ayağı
kolları çengel vida, antenleri babamın alet çantasından adını bilmediğimiz bi şeyler
gözleri de öyle aslında :)
bir de sergileme usulümüz var ki sormayın, sadece robotun konulmasına asla razı olmadım
illaki diğerleri de görünecek diye tutturdum
evimizin yeni dekorasyonu böyle
sanırım patron benim :)

Pazar, Aralık 27, 2009

kulindağ




güneş öyle güzeldi ki, keyif taştı her yanımızdan ...
en son geçen Martta gitmiştik, Aralık sonunda Mart'tan daha sıcaktı.

nutella ile mutluluğun kollarında


Cumartesi kahvaltıya Kulindağ'a gittik
bizim evde böyle şeyler pek olmaz
o yüzden ben bulmuşken nutellanın kasesine gömüldüm :)
kahvaltı etmek hakkında ne düşünürsünüz bilmem ama
nutellanın mutlulukla bir ilgisi olmalı ..
çakıl süreya

Perşembe, Aralık 24, 2009

Perşembe, Aralık 17, 2009

elimden gelen bu

annem kutlu doğum haftası şenlikleri hapsamında bulutlarda gezindiği için benim bloga ancak arada bir "sus payı" foto yüklüyor, ne yapalım :)

Çarşamba, Aralık 16, 2009

hist


öyküsüz fotolar bunlar :)

Salı, Aralık 15, 2009

senden benden bizden

... sana bakmak
suya bakmaktır
sana bakmak
bir mucizeyi anlamaktır....

Pazartesi, Aralık 14, 2009

pazartesi

haftasonundan sonra pazartesi sabahları annemle babamı böyle uğurluyorum :(

ne edip duruun :)

Annemin tiyatro çalışmaları kapsamında ege şivesi çalışılıyor evimizde
Annem "Musti"yi koç seçti kendine, tüm cumartesi;
"zaten gelikgelirin ne baarıp duruun"
"biliyon biliyon öğrenci velisisin, hocaynen görüşmek isteyosun , yok"
"duruvee gari" deyip durdular.

ben tabi öğrenme çağında çocuğum annemden hızlı kapıyorum her şeyi.
salonda oynarken sessizce yanlarına gelip anneme "ne edip duruun" dedim
gülmekten yerlere düştüler :P

Cuma, Aralık 11, 2009

dün gece

biz çok eğlendik :P

Pazartesi, Aralık 07, 2009

bilsen ne gaybana geceler yaşadım ...

annem köyüne götürdü beni, bekleyenler, özleyenler, heyecan..
daha uçaktan inerken ateşlenmeye başladım, gündüzü iyi geçirdim ama geceler...
aahh o iki geceyi ne bana sorun ne anneme, ateşimin tavan yapmasını mı anlatayım, titremelerimi mi, boş boş bakmalarımı mı, üşüyorum diye tutturmalarımı mı, anneme derisine kaynayacak kadar yapışmamı mı....

gaybana geceler dedikleri bu olsa gerek, mecburi dönüş yaptık, annem ağladı dönerken.

ama şimdi çok iyiyim sakın endişelenmeyin, hatta laf aramızda istanbulda havaalanına iner inmez tifirdemeye başladım, çok şükür atlattım.
3 yıllık ömrümde ilk kez gerçekten hasta oldum, kötü denk geldi.
neticede bir yanımla karadeniz insanıyım, karadeniz insanı karadeniz gibidir derler.
Karadeniz gibi hırçın, asi, ne zaman ne yapacağı belirsiz.

Zaten karadeniz ne zaman dalgasız olmuş ki?

Perşembe, Aralık 03, 2009

bilin bakalım nerdeyim?


ipucu:
bir findugun içinu yar senden ayrı yemem :)

LinkWithin

Blog Widget by LinkWithin